Gayrimenkul alım satımı ve kiralaması; alıcı ve satıcılar için sürecin doğru yönetilmesini gerektiren bir girişimdir. Satış ve pazarlama konusunda az çok deneyimi olan kişilerin, kendi mülkünü pazarlama konusunda ehil olduklarını düşünerek sadece çeşitli portallara ilan girerek başarılı sonuçlar elde etmeleri istatistiklere göre yüzde 5 olarak kayıtlara geçmiştir.
“Tek Yetki Sözleşmesi” bir çok kesim tarafından korkutucu ve gayrimenkul sahibini bağlayıcı olarak görülmektedir. Hal bu ki; Gayrimenkul danışmanına verilen tek yetki, Danışmanın sizin adınıza mülkü hazırlaması, pazarlama faaliyetlerini yürütmesi, alıcılarla mülkü gösterip sizin adınıza pazarlık yapması, kısaca sizin hakkınızın alıcılara karşı korunması anlamına gelmektedir. Tek Yetki süreleri değişkenlik gösterirken, bir çok kurumsal firma en az 4 ay olarak bu süreyi belirlemiştir. Bunun nedeni; gayrimülkün satışa çıkarılmasından itibaren uygulanabilecek pazarlama planlarının kademeli olarak en az 4 ay süreye ihtiyaç duymasından kaynaklanmaktadır. Yerel firmalar Yetki Sözleşmesi imzalatmadan sadece pazarlama faaliyetlerine girişmekte, bunun karşılığında satıcının cebinden daha az para çıkacağını iddia ederek mülk sahiplerini aldatmaktadır. Kaldı ki sözleşme yapılmamış portföylerde emlakçılar ana paranın üzerinde bir parayı alıcılardan alarak bunu mülk sahibine bildirmekten imtina etmektedir. Bu şekilde yapılan yetkisiz ve yazılı olmayan alış veriş çoğunlukla satıcının cebinden daha fazla para çıkması ile sonuçlanmaktadır.
Kurumsal firmaların danışmanları ile yapacağınız sözleşmeler ile danışmanınızı seçebilir, vereceğiniz tek yetki ile de danışmanınızın mülkünüzün satışına odaklanmasını ve başarılı sonuçlar almasını sağlayabilirsiniz. yapmanız gereken tek şey, pazarlama planlarını doğru uygulayan, geri bildirimlerini aksatmadan yaparak zamanında önlemler almanıza yardımcı olabilecek bir kurumsal danışman bulup çalışmaktır…
Yazar hakkında